28 Ocak 2008 Pazartesi

...EVİMDEYİM...

Eylülden Ocak ayına kadar tam 5 kez gidip geldim Trabzon-Erbaa arasında,uzayan okulumun bitmek bilmeyen vizeleri ve final sınavları dolayısıyla :( bittim artık,Erbaada bir anda koşuşturma ve ruhsal yorgunluğa dönüşen hayatımızın içinde bu yolculuklara sonuncusunda dayanamaz oldum..burun akıntısı,öksürükler hatta boğaz ağrısı başladı..11saat süren dönüş yolculuğum boyunca bir an olsun gözümü açamayıp durmaksızın uyumamdan anlamıştım pilimin bittiğini..
Trabzonda sınavlara girmek haricinde neler yaptım,yaptık?Gizem,Ömer,Anıl,Emin ve Ebru(bu ben oluyorum) takıldık.10gün boyunca bizi evinde ağırlayan Gizemciğimizle arada gülme krizlerine girdik,puzzle yaptık az biraz :) azıcık da ağladık,Anıl ve Eminlere misafircilik oynamaya gittik(altlı üstü olup da bir de işin suyunu çıkartırcasına 'aa hadi yemeği burda yedik çayı da sizin tv büyük orada 'Yaprak Dökümü'nü izlerken içelim'..hurraaa yukarı :) Burkay'a netten ev bulma çabası,başarısızlığı..gecenin bir yarısı Gizemciğimizin koltuklarını annesine gösterme uğraşımız ve bir türlü becerip de ayarlayamadığımız kamerası..hapşuruk sonrası 'Çok yaşa','Sağlıklı yaşa' benzerilerine yeni bir enstantene kattı Gizem 'Başbaşa' gibi..onların oralarda öyle denirmiş :) bir de üzerlik otundan nazar tütsüsü yaparlarmış,ondan da nasiplendik..
Biraz üzerlik otunu bir tavaya koyup 7 adet kibriti ikiye kırıp ekleyen ve biraz da soğan ve sarımsak kabuğu da ilave edip tavayı ateşe koyun arada karıştırın..eğer hepsi yanarsa nazar yok kibritlerin bir kısmı yanarsa nazar var demekmiş..ocaktan aldıktan sonra bir üzerinden 3kez geçiyorsunuz,Gizeme saygıdan ve nazara inandığımızdan bizlerde geçtik dediği gibi.bir de duamızı ettik,oohh tamam rahatladık :) bu arada eğer yapacak olursanız bir kağıt üzerine ters çevirip 1 gece evinizde bekletin ertesi gün bir ağaç,saksı,vs dibine dökünüz..vee lütfen benimle dalga geçmeyiniz,faydalı bilgiler :)
Oldukça keyifli vakit geçirtti hasta hasta Gizem bize,herşey için çok çok teşekkürler tekrar..
Otobüsüm saat 7:30da kalktı.yanımdaki yol arkadaşım bu defa ilk kez tek aşına yolculuk yapacak olan Beste adında 11 yaşına yeni girmiş bir kız çocuğuydu..anne ve babası bana da talimatları bildirip tatil için anneannesinin yanına giden kızlarını uğurladılar..yol boyunca yazık ne annesinin hazırladığı yiyecek çıkınını anımsadı ne de gözlerini kırpabildi,ben ise yanında fosur fosur uyudum :) arada;
_herşey yolunda mı,sıkılıyor musun?beni istediğin zaman uyandırabilirsin sakın çekinme sadece çok uykusuzum ve gözlerimi açamıyorum,dedim..
arada parmak uçlarıyla beni dürtüp gayet çekingen halleriyle;
_Burası neresi?
_Çarşamba
_Samsunu geçtik mii?
_Hayır,bende orada ineceğim için rahat olsun,Besteciğim
_Ama sen uyuyorsun,nasıl fark edeceksin ki?
_Sık sık uyanıyorum ve herşey bir tarafa muavin biliyor.
_Ama Çarşamba diye bir yer yok Atlasımda? :(
Çıkarıyor çantasından Atlasını hatta Bilim Çocuk dergilerini
_ İşte burada diyorum,rahatlıyor...Hadi sende uyu biraz..
Vee uyuyor,uyandığında 15dk lık yolumuz kalmıştı ve benimki içi rahatlamış halde yiyeceklerini hatırlayıp ne var ne yok döktü önüme..Samsuna geldiğimizde hemen teyzesine sarılıp bana el salladı.
_Besteeee!!Valizini unuttun :)
Bir de kıza sık sık Defne dedim ne alakaysa,sinir oldum kendi kendime..çok yorucu bir yolcuğun ardından babam karşıladı beni ve ananeme bıraktı,annemin yaptığı nefis yemekleri kuzenimle midemize indirirken bir kez daha dua ettim şükrettim inşallah Allah aile huzurumuzu bozmaz ve acımızı unutturacak acı vermez diye..bahsettiğim üzücü durumu yazmak istemiyorum,çünkü bloğumda sürekli olduğunu bilmek beni mutsuz ediyor..2.dönem 1.vizelere kadar evimde ailemleyim,istanbulda çalışma durumum olmazsa ki umarım olur,buna ihtiyacım var..

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Merhaba cnm arkadaşım diğer yazılarındada olduğu gibi bu yazınında büyük keyifle okudum bu arada şu nazar işi dikkatimi çekti..:) bi de süprüntü otu diye bişey var o da iyi geliyomuş (kimse dalga geçmesin sakın ... nazar cidden insanı etkiliyor..)neyse yazın çok keyifliydi eline yüreğine sağlık seni dört gözle bekliyorum istanbula...

Ebru ER HASANÇEBİ dedi ki...

@Bitanem canım arkadaşım,muck muck,sağol..