25 Haziran 2008 Çarşamba

BUT NEVER SICK ENOUGH TO DIE

Bugün biraz keyifsizim yani son saatlerinde desem biraz daha yerinde olur.Güya yaz moduna geçtim,ruhum,bedenim,aklım herşeyiyle dinlenmede.Güya...


Bahsetmek istediğim onca konu var ki.Yazmayı çok istiyorum ama nereden başlayacağımı nasıl cümleler kuracağımı bilemiyorum.Yazmaya en çok bugün ihtiyaç duydum ve ilk kez yazarken bu kadar zorlandım&tıkandım,karmaşık cümleler kurdum.Anlayan anlar herhalde :) Ağzımı açık bıraktılar sonunda daha neler duyarım daha neler olur diye düşünüyorum sanki faydası dokunacak gibi olacaklara.Ne yani,düşün yada düşünme herşey olacağına varırken kaç dakikan kaldığını bile bilemediğin şu hayatta pek de kafa yormamak lazım herşeye,herkese. Yaşlı insanlar...Çevremde fazlasıyla var,70 yaş ve üstünden bahsediyorum.İnsan denen yaratığı ölüme yaklaştıkça çevredekilerini kendinden uzaklaştırmak istetecek kadar saçmalatan şey nedir?Saygıyı yaşınızdan,sevgiyi de ailevi bağlardan dolayı değil de gerçekten içten geldiği için yaşatılmak istiyorsanız gülenyüzünüzü,tatlı dilinizi kimseden esirgemeyin.Birinin birşeylerine kızıyorsanız bunun faturasını o kişilerle bağlı insanlara ödetmeyin.Kapınızı açmaktan korkmayın.Yalandan yere hastalık numaraları yapmayın,hem komik duruma düşmeyin hem de kendinizden soğutmayın.Bu kesinlikle naz yapma yöntemi olmamalı,bu acizliğe düşürmemeli kimse kendini.

I'm bored.Kendi içinde aşamamışsa insan bişeyleri dedikodu da buluyor çareyi,galiba.O şununla bunu yaptı.Bu da şöyle demiş.Hımm...Aaaa,inanmıyorum.Eeee,başka???Kimse kimsenin hayatına burnunu sokmasa,kendi hayatlarıyla ilgilenseler.Huzuru başkalarının hayatında soru işaretleri kurmak üzerinden götürmeseler.Bırakın herkes hayatına baksın,size ne bize ne başkalarının mevzu bahislerinden.Mutsuz insanların,güveni kırılmış insanların kendilerini toparlamama çabaları...Kendilerinden kaçtıkça başkalarının hayatına sokulmaya çalışan aciz ruhları.Ne eğitim,ne maddiyat,ne maneviyat kompleksi engelleyemiyor.Eğer tek başıma kaldığımda kendime yetebiliyor,toplum da kendimi fark ettirebiliyor,kimseyi ezmeden kendimi saydırabiliyorsam,her yaştan her türden insanın yanında mutlu olabildiğim gibi mutlu da edebiliyorsam bundan güzel birşey yoktur diye düşünüyorum.Kaç insan var sizce bu cümlelerin hakkını veren?Bugün bir çok insanın iş hayatında var olma sebeplerini maddiyatın dışında kendi boşluklarından kaçmak için olduğunu düşünüyorum.Boşta kaldıkları her an kaydıkları alanın basitliğini farkında olmak can sıkıcı olmalı.Bu tiplerdir işten kalan tüm vakitlerin de yararlı olabilecek hiçbirşeye vakit bulamayan.Bloglar için "Amaan işiniz gücünüz yok boşluktan yazıyorsunuz,ben okumaya bile vakit bulamıyorum çok yoğunum iş hayatı."Hadi yaa bana milletin lafını yetiştirecek vaktin var öbür yandan azımsanmayacak kadar çok blog yazarları var büyük şehirlerde yaşadığı,evi,çocuğu olduğu halde vakit bulup hem yazıp hem okuyanlar.Sizi ve onları ayıran özellikler ne?

Dağınığım bu akşam :( Yazdıklarımı silmek istemiyorum,bir süre sonra kaldıracağım.Karışığım,birilerine ihtiyacım var.Nedense bilemiyorum aklıma Nakhar'cığım sen geldin sanki bir tek sen anlayacaksın beni gibi geldi,başından beri de amcanla ilgili yazdığın yazı var.Umarım en kısa zamanda okursun bu postu.
Spora başlayacağım,pilates topum tamam egzersizlere başlıyorum yarın :) Badmintona başlıyoruz anne ve kardeşle.İp aldım,atlayacağım,26 yaşındayım,çocukluğunu yaşayamayanlara inat,yad edeceğim o günlerimi.Tenis oynamaya partner buldum,nöbetleri haricinde bana vakit ayıracak.Tüm sezonlarının mevcut olduğu beni izlerken kahkahalara boğan "My Name ls Earl" cd'lerim var.Perşembe günlerimi havuzla doldurdum,yaz modundayım ya ;) Hem bronzlaşmak için hem de sıkılaşmak için.Karın kaslarıma ağrısı vurana kadar durmadan yüzmek.Taşımayacağım için Toyikiden alamadığım hint deseni tüm renklerin varolduğu hulohopum var bir tek aklımda.Bir de içimde özlemi giderilememiş rollerblade'm,hala kayamadığım,her yere baktığım ama yıllardır 38-39 numarasına denk gelemediğim.Dansa davet var bir türlü değerlendiremedeğim içim de uhdesi kalan ve evde tek başıma deli gibi flamingo tango yapmama sebep olan :(

4 yorum:

Unknown dedi ki...

Ahh tatil ahh üniversite nerdesin, zamanında boş boş boşluğa baktığım günler .
Bahsettiğiniz çalışma hayatında her şeye vakit ayıramasam da okumaya eğlenmeye gayet boll vakit ayrılabilindiğininde farkındayım ama o boş zamanlarda boşluğa bakacak kadar olmuyor kafanın deşarj edebileceğin günler o kadar az oluyor ki bazen hiç düşünmeden bir günü geçirdiğim günleri özlüyorum.

Son yılınız galiba ebru hanım öğüt vermek gibi olmasın sıkılmayı bile özleyeceksiniz.

Ebru ER HASANÇEBİ dedi ki...

@Adem,galiba bu yoruma yanıtımı bir postla vereceğim ;)

Nakhar dedi ki...

biiirrr buçuk ay kadar geç oldu ama okudum... geç farkettim tesadüfen başka birşey ararken :)

anlıyorum anlamasına da uzak durmak gerktiğini üstüne basa basa söylüyorum bu tür kendine hayrı olmadığı gibi başkasına zarar vermeyi, hayatına karışmayı kendine iş edinmiş insanlardan.. :(

amcam'la ilgili olan kısmı hatırlayamadım pek yazdığım tek bir yazı var o da parayla sevgi gösterisi... :s

seni üzenleri ardına atacaksın görmezden geleceksin olup bitecek... olmadı kırıp geçireceksin hepsini birden acı sözlerinle....

Ebru ER HASANÇEBİ dedi ki...

@Nakhar,senin yorumlarını beklediğim son zaman postları o kadar çok ki ardı ardına dizililer :) önümüzdeki nice biiir buçuk aylara :) Söylediklerinin hepsinde haklısın,amcan kısmına gelince seninle aynı muhabbetleri yaşayan insanların tahmin edersin ki para kısmının haricindeki tutumları da algılayabilirler ;) İlgisizlik,duyarsızlık parayla vicdan rahatlatırken incindiğini kim düşünüyor ki???